11 Mayıs 2011 Çarşamba

mail atmanın incelikleri

çalışma hayatımda en çok zorlandığım şeylerden biri mail metni hazırlamak ve ilgili kişilere maili iletmek oldu. mail metnini hazırlarken kurum içinden birine mi yoksa kurum dışından mı birine gönderiyorsunö ona göre dikkat etmem gerekti. kişilerin unvanlarına göre hitap şekli de değişiyor. bazen tanıdığın, samimi olduğun birine mail atarsın bi bakarsın ondan cevap gelmiş, ccde yöneticiler ve sizin samimi maille iş hallettiğinizi görüyorlar. kurumsallık yerle bir. 
mail yoluyla kişilere bilgi iletmek de çok riskli. bir keresinde başka bölümden birine bir konuyla ilgili yazılı mail atmıştım soruya cevap olarak. bu mail ccde tüm yöneticilerle üst yönetime kadar çıktı ve bu bilgiyi inisiyatif alarak üstlerime danışmadan bir arkadaşıma iletmiş olduğum için ayıplandım.
bir keresinde de mailde ters bir cevap yazmıştım, yine ccde ilgili yöneticiler bana cevap geldi, tabii ben kıpkırmızı.
tüm bu saçmalıklardan sonra korkar oldum mail yazmaktan. basit bir maili atmadan önce tüm olasılıkları göz önünde bulundurmaya çalışmaktan mail atamaz hale geldim. herkese kurumsal dille yazamıyorsun, bazen samimiyetin laubali bulunuyor, bazen yapmacık bir kurumsallık yapışıyor üzerime, ulen össde böyle gerilmedim diyorum bazen. 
mail de beni geren konulardan biri de cc ye doğru kişileri yerleştirmek. ilgisiz kalır mail kutusunu doldurur diye yöneticilerimi bazı maillerde ccye koymadım ve inisiyatifi alıp kendim hallettim işleri. sonuç ne mi oldu? hiç şaşırmıyorum tabii şimdi ama o zamanlar çok ağırıma gitmişti.bana hiç iş yapmadığımı sadece verilenle yetindiğimi hatta onu bile tam olarak gerçekleştirmekten aciz olduğumu söylediler. artık arkadaşıma naber öğlen yemek yiyelim mi diye bile mesaj atarken ccye yöneticilerimi koyuyorum!! şaka tabii henüz o kadar kurumsallaşmadım:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder